Araç Sahibi Değişirse Kasko Poliçesi de Aktarılabilir mi?
Gün içerisinde ulaşım açısından size oldukça kolaylık sağlayan aracınızın sizin için önemi hayatınızda büyük bir yere sahip. Değer verdiğiniz ve koruma altına almak istediğiniz aracınızı kasko sigortası ile garanti altına alarak olası bir kazaya karşı önlem almanız sağlanıyor. Yaptıracağınız kasko sigortası ile aracınızın yanı sıra kendinizi de garanti altına almanız hedefleniyor.
Kasko Nedir?
Kasko, aracınızdaki olası bir hasarı teminat altına almak için yapılan bir sigorta türü. Kasko sigortası; karşı araçtaki hasar için değil, poliçenizde yer alan sigortalı aracınızın hasarının teminatı için yapılıyor.
İsteğe bağlı yapılan kasko sigortası, aracınızın sizin iradeniz dışında herhangi bir motorlu ya da motorsuz kara araçları tarafından hasara uğraması durumunda, yanması, çalınması ya da çalınmaya teşebbüs edilmesi gibi durumlarda tarafınıza tazminat ödenmesini gerçekleştirmek için yapılıyor. Bu ana teminatlar haricinde, poliçenize ekleyeceğiniz ek teminatlar ile kasko sigortanızı genişletmeniz mümkün.
Kasko Ne İşe Yarar?
Kaskolu aracınız ile gerçekleştireceğiniz olası bir kazada yara almanız halinde, tedavi masraflarınız kasko şirketiniz tarafından karşılanıyor. Gerçekleştirdiğiniz kazada daimi sakatlık yaşamanız durumunda ise kasko şirketi tarafından tazminat alma hakkına sahip olursunuz. En kötü durum olarak kazada ölmeniz halinde ise ailenize yani mirasçılarınıza tazminat veriliyor.
Kasko sigortasında, aracınızın olası bir kaza sonucu zarar görmesi durumunda, hasarın gerçekleştiği günden itibaren 5 iş günü içerisinde gerçekleşmiş olan kazayı sigortacıya bildirmeniz gerekiyor. Sigortacı ise ilgili belgelerin kendisine teslim edilmesinden itibaren 15 gün içerisinde hasar ve tazminat miktarı hakkında gerekli bilgiyi size bildirmekle görevli.
Kasko Poliçesi Başka Birisine Aktarılabilir mi?
Kasko poliçesi sizin ile sigorta şirketi arasında düzenlen bir sözleşmedir. Yapılan poliçe sözleşmesi size özel olduğu için, aracın sahibinin değişmesi durumunda yeni sahibine aktarılamıyor. Böyle bir durumda tarafınıza ait poliçe iptal edilerek, sigortada olan işlememiş günlerin primi, gün esası temel alınarak size geri iade ediliyor. Yani, araç sahibi değiştiği takdirde kasko poliçesinin yeni sahibine aktarılması mümkün değildir. Fakat aracın yeni sahibi, istediği zaman yeniden bütçesine en uygun kasko teklifi alarak sigorta yaptırabiliyor.
Kasko Fiyatları
Kaskonuzu satın almadan önce size ve aracınıza en uygun kasko için, kasko hesaplama işleminin yapılması gerekir. Kasko fiyatları aracınıza ve ödeme türünüze göre değişkenlik gösterdiğinden, size özel olarak ihtiyaçlarınıza ve bütçenize uygun olan bir teklif kasko sorgulama ile yapılıyor. Yaptıracağınız kasko sigortasını peşin olarak ya da taksitli olarak ödemeniz mümkün. Ödemesini gerçekleştirdiğiniz kasko sigortanızın kasko hesaplama başlangıcı peşinatın ödendiği gün geçerli oluyor.
Kasko sigortası hesaplamada belli başlı kriterler aracılığıyla net bir fiyat elde etmenize imkan sağlanıyor. Bunlar; aracınızın üretim yılı, aracınızın markası ve aracınızın modeli, aracınızın daha önce kaza yapıp yapmadığı ve poliçenizi yenileme zamanı gibi kriterleri içeriyor. Bu kriterler göz ününde bulundurularak size en uygun kasko fiyatları teklif ediliyor. Aracınızın halihazırda bir yıldan fazla süredir kaskosu olması ve aracınızın bir yıldan fazla herhangi bir hasar almaması durumu, indirimli kasko teklifi almanızı sağlıyor. Kasko sigortasında yıl süresi ne kadar fazla olursa indirimde de artış oranı o kadar fazla oluyor.
Gün geçtikçe nüfus oranının artması ve bunun sonucu olarak trafiğin de gittikçe yoğunlaşması göz önüne alınarak, ülkemizde çok fazla trafik kazası olduğunu söylemek mümkün. Olası bir kazaya karşı aracınıza kasko sigortası yaptırmak sizi hem maddi açıdan hem de kendinizi ve ailenizi güvence altına alması açısından oldukça önemli.
Motosiklet kullanma korkusu nasıl yenilir?
Motosikletler, kullanıcıları tarafından bir kültür haline gelmiş durumda. Tutkunlarının yaşam tarzı haline getirdiği motosikletler, onlar için bir araçtan daha fazlası. Trafik yoğunluğundan etkilenmeden, özgürce ve rüzgarı hissederek seyahat etme kültürünü yaşatan motosiklet sürücüleri, aslında göründüğü kadar cesur olmayabilirler. Çünkü pek çok motosiklet tutkununun bir zamanlar motosiklet korkusu yaşadığı doğrudur. Ve pek çok motosiklet sürücüsü adayı bu korku yüzünden motosiklete binemeyecek durumda. Peki motosiklet korkusu nasıl yenilir?
Bilinçsizce Motosiklete Binmeyin!
Aslında hayattaki her durumda ilk ihtiyaç duyulan şey bilgidir. Aynı şey motosiklet için de geçerlidir. Motosiklet serüveniniz bir motosiklet almakla kalmasın. Bineceğiniz motosiklet ile ilgili tüm ayrıntıları öğrenin. Bineceğiniz aracı tanımak, korkunuzu yenmenin en etkili yollarından birisidir. Hem motor hakkında hem de sürücülük hakkında yeterli bilgi sahibi olduğunuzda korkulacak hiçbir şey kalmaz.
Motosiklet Sürmeyi Gerçekten Öğrenin!
Bir sürücü kursunda edindiğiniz bilgilerle sınav geçip ehliyet sahibi olmanız sizi gerçek bir motosiklet sürücüsü yapmaz. Daha kapsamlı bir eğitim almalısınız. Ehliyet almadan önce ya da sonra size faydalı olacağını düşündüğünüz bir kursa yazılın ve eğitimlerini aksatmadan tamamlayın. Motosiklet kullanmayı bilen motosiklet sürmekten korkmaz.
Özgüveninizi Tazeleyin!
Korkuların pek çoğu kendine güvenmeyen insanlarda görülür. Özgüveni zayıf olan kişiler birçok şeyden korkacağı gibi motosiklete binmekten de korkar. Motosiklet sürücülüğüne giden yolda adımlarınızı kendinize güvenerek atın. Özgüveniniz korkunuzu yenecektir. Kendinize güvenerek bindiğiniz motosikleti sürerken daha fazla keyif alırsınız.
Motosikletinizle Tanışın!
Motosiklet seçerken sadece görüntüsü üzerinden karar vermeyin. Göze güzel görünen bir motosiklet belki de sizin daha fazla korkmanıza yol açar. Aldığınız motosikleti her yönüyle tanımalısınız. Parçaları hakkında bilgi sahibi olmalısınız. Böylece bir arıza durumunda korkup endişelenmenize gerek kalmaz. Çünkü motosikletinizi tanırsanız hangi arızada ne tepki vermeniz gerektiğini de bilirsiniz.
Nereye Gittiğinizi Bilin!
Pek çok motosikletçi özgür ruhlu olduğu için rota çizmeden kendini rastgele yollara atabilir. Siz de yapabilirsiniz elbette. Fakat motosiklet korkunuz varken daha çok rotalı sürüşleri tercih edin. Nereye gittiğinizi bilirseniz, korkacak bir şeyin olmadığını da bilirsiniz. Aksi halde korkunuz başka korkuları da doğurur ve yollar size eziyet gibi gelebilir.
Korkunuzun Kaynağını Bulun!
Uzmanlara göre korkuları yenmenin en kolay ve etkili yöntemi korkunun kaynağını bulmaktır. İçinizde motosiklet korkusu oluşturan ve psikolojik baskı yapan asıl sebebi bulmalısınız. Sizi korkutan şey iki tekerin üzerinde duracak olmanız mı, yoksa hızlı giden bir araca binmek mi? Trafiğe çıkmaktan ya da olası kazalardan mı korkuyorsunuz? Bu gibi soruların cevabını arayarak motosiklet korkunuzun kaynağına inebilir ve klasik “korkularınızın üzerine gidin” yöntemi ile korkunuzdan kurtulabilirsiniz.
Motosikletten mi korkuyorsunuz yoksa dönüşlerden mi?
Araştırmalara göre motosiklet korkusu olduğunu düşünen sürücülerin bir kısmının aslında dönüşlerden korktuğu görülmüştür. Motosikletin iki tekerli olması ve dönüşlerde yere biraz daha yaklaşıyor olmak sürücülerin düşme korkularını ortaya çıkarmaktadır. Siz de aradaki farkı bulun ve eğer manevralara karşı bir zaafınız varsa eğitimlerinizi artırın. Dönüşlerde vücudunuzu kontrol altında tutmayı bilmelisiniz. Bunun için de konsantrasyona ihtiyacınız var. Sakin ve rahat olmanız gerekiyor. Dönüş yaparken vücudunuzu germek yerine gevşetmeye özen gösterin. Böylece dönüşler çok daha kolay olacaktır.
Her zaman içinizde bir parça korku olsun.
Bir motosiklet sürücüsü elbette cesur olmalıdır. Fakat fazla cesaret pek çok tehlikeyi de beraberinde getirebilir. Hayatınızın geri kalanını da motosiklet sürücüsü olarak geçirmek istiyorsanız içinizde bir parça korku olmalı. Bu şekilde olası tehlikelere karşı içinizde tedirginlik oluşur ve tedbir almanız gerektiğini asla unutmazsınız. Özgür ruhlu, rahat, kendinden emin bir motosiklet sürücüsü olsanız bile temkinli olmanız her zaman faydalı olacaktır.
Bünyamin Sürmeli’den 21 Mayıs – 27 Mayıs Hava Durumu Tahmini
Ramazanda araç kullanırken dikkat etmeniz gereken 5 şey
Günlük hayatınızın muhtemelen aynı yoğunluğunda devam edeceği Ramazan ayında oruç tutacaksanız, bazı konularda her zamankinden biraz daha dikkatli ve özenli davranmanız yararınıza olur. Bahsi geçen konuların başında ise araç kullanımı gelir. Aslında trafikte daima çok dikkatli olmanız, istisnasız tüm kurallara her zaman ve her yerde uymanız, şoför koltuğuna oturduğunuz andan itibaren tüm dikkatinizi yalnızca yola vermeniz gerekir. Ancak Ramazan ayında, oruçla birlikte günün belli bir kısmını aç geçireceğinizi ve buna bağlı olarak fiziksel ve zihinsel fonksiyonlarınızın her zamankinden biraz daha hassas olabileceğini de göz önünde bulundurmalısınız. Dolayısıyla Ramazan’da araç kullanma faaliyeti, ekstra özen ve dikkat gerektiren bir konu olarak karşımıza çıkar.
Ölçülü Yiyin
Ramazan’da yemeğin ölçüsünü fazla kaçırmamak, sağlıklı bir biçimde oruç tutmanın altın kurallarının başında gelir. Sahurda olabildiğince hafif ve enerji verici gıdalar tercih ederken iftarda da yağlı yemekleri aşırı miktarlarda tüketmemeye gayret edin. Böylece olası sindirim ya da boşaltım sistemi problemlerine karşı kendinizi korumuş olursunuz. Aksi halde kısa ya da uzun mesafede oruçlu araba kullanma esnasında yaşayabileceğiniz bu türden rahatsızlıklar hem yola yeterince konsantre olamamanıza yol açar hem de huzursuz bir yolculuk geçirmenize sebep olur.
Ayrıca özellikle, eğer yolunuz uzunsa, yanınıza sahurda ya da iftarda yemek üzere kuru üzüm, kuru kayısı, hurma gibi yiyecekler de bulundurmayı ihmal etmeyin. Gerek sindirim kolaylığı gerekse sizi tok tutması bakımından bu türden gıdalar işinizi hayli kolaylaştırır.
Mola Vermekten Kaçınmayın
Oruçlu sürücü için en hayati kurallardan biri uykuya yenik düşmemektir. Uzun bir açlığın ardından yenen iftar yemeği, iftar sonrasında hızla ve kolaylıkla uyku ihtiyacının ortaya çıkmasına sebep olabilir. Aynı şekilde sahur vaktinde yemek yedikten sonra da gerek saatin erken olması gerekse yediklerinizin etkisiyle uyku bastırabilir. Evinizde olduğunuzda bu durum çoğu zaman bir sorun teşkil etmeyebilir ancak eğer yoldaysanız ve araba sürüyorsanız uyku sizin en büyük düşmanınızdır.
Oruçluyken araba kullanmak durumundaysanız, iftardan sonra ve eğer mümkünse önce de 1 saatten az olmamak kaydıyla mola vermeye çalışın. Sahurdan sonra da aynı şekilde mola vermeyi ihmal etmeyin. Bunun yanı sıra yedeğiniz yemeğin üzerine çay, kahve gibi uyandırıcı etkisi olan içecekler tükettiğinizde yol boyunca dinç kalmanız daha kolay hale gelir.
Tehlike Anında Asla Yola Devam Etmeyin
Tüm çabanıza rağmen araba kullanırken az da olsa uykunuzun geldiğini hissederseniz, hem kendi güvenliğiniz hem de sevdiklerinizin can güvenliği için, hiç vakit kaybetmeden durun. Yola devam etmekten kati surette kaçının. Aynı şekilde kendinizi fiziksel ya da psikolojik olarak kötü hissettiğinizde de ilk yapacağınız şey, aracınızı emniyetli bir bölgeye alıp dinlenmek olsun. Unutmayın; yaşam aceleye gelmez!
Sinirlerinize Hakim Olun
Ramazan ayı boyunca oruç tutan insanlar, yaşanan açlık, susuzluk hissine ve kan şekeri düşmesi gibi sebeplere bağlı olarak her zamankinden daha gergin ve dikkatsiz olabilirler. Ayrıca aynı gerekçelerle bu dönemde reflekslerin de zayıfladığı gözlenir. Tüm bu gerçeklerin farkında olarak, araba kullanırken bedeniniz üzerindeki kontrolü bir miktar daha sıkılaştırmanız ve ne olursa olsun sakin kalmanız çok önemlidir.
Empati Kurun
Hoşgörü ve saygı, Ramazan ayında ve bilhassa da trafikte, hepimiz için her zamankinden daha büyük önem kazanır. Sürücülerin birbirine karşı daha anlayışlı olması, birbirine öfkeyle yaklaşmaması, duyarlılıklarını koruması, trafik güvenliğinin tehlikeye girmesini engelleyen en önemli unsurlar arasında yer alır. Aynı yolu paylaştığınız sürücülerle gerçek anlamda empati kurmayı başardığınızda, tatsız olayların ve kaza risklerinin yaşanmasını büyük oranda önlemiş olacağınızı aklınızdan çıkarmayın.
Araç, Başka Bir Vasıtayla Taşınırken Hasara Uğrarsa Kasko Sigortası Bu Hasarı Karşılar Mı?
Trafik sigortasının tamamlayıcısı rolünde olan kasko, günümüzde önem taşıyan güvence seçeneklerinin başında geliyor. Kasko, diğer zorunlu trafik sigortasının aksine gönüllülük esasına dayalı olan bir poliçe. Peki bu poliçe kapsamında neler karşılanıyor, şartlar neler? Sizler de kasko sorgulama yaparak bu araç poliçesi hakkında tüm merak ettiklerinizi öğrenebilir ve işlemlerinizi başlatarak güvenilir şekilde trafiğe çıkmaya başlayabilirsiniz.
Kasko Nedir? Neden Yapılmalıdır?
Otomobil sigortaları arasında değerlendirilen kasko, sigorta ettiren kişinin olası hasar durumları yaşaması durumunda aracına bağlı ortaya çıkan maddi zararlarını karşılıyor. Yani trafik sigortası ile aynı korumayı benimsese de işlev yönünde farklı. Kişinin iradesi dışında meydana gelen yanma, çalınma, hasara uğrama gibi tüm zararları bu poliçe kapsamında değerlendiriliyor. Hatta güvence sahibinin isteği üzerine ek teminatlarla genişletilmesi de mümkün oluyor.
Kasko Sigorta Şartları ve Fiyatları
Araç güvenliği açısından önem taşıyan bu sigorta poliçesi, aksi bir durum belirtilmediği taktirde sadece Türkiye sınırlarında geçerli oluyor. Geçerlilik süresi de ödemenin ilk yapıldığı gün başlıyor ve genellikle 1 yılın bitiminde sona eriyor. Örneğin: Türkiye saatine göre 12:00’da başlayan poliçenin bir yılın ardından aynı saatte bitmesi gibi.
Dikkat edilmesi gereken şartlardan bir diğeri de riziko durumunun ibrazı. Kasko sigortasında sigorta edilen araca herhangi bir zarar gelmesi durumunda bu rizikonun 5 iş günü içerisinde sigortacıya bildirilmesi gerekiyor. Sigortacı da aynı şekilde hasar belgeleri kendine ulaştıktan sonra 15 gün içerisinde tazminat ve hasar miktarını sigortalı kişiye bildirmekle yükümlü tutuluyor.
Peki kasko fiyatları hangi aralıklarda seyrediyor? Aracınızı koruma altına alan bu poliçe fiyatları, teminat seçeneklerine bağlı olarak değişiklilik göstermekte. Ek teminatlarla çeşitlendirilen poliçe, daha kapsamlı güvence sağlayacağı gibi prim açısından da farklı bir ödeme planı ile karşılaşacağınızı unutmamalısınız. Kasko hesaplama aracı ile kolayca aylık ve yıllık primlerini tespit edebilirsiniz.
Kasko Hangi Kaza Durumlarına Güvence Sağlar?
Çarpma ve çarpışma gibi farklı durumlara bağlı olarak yaşanan trafik kazaları, kasko güvencesi kapsamında inceleniyor. Aracın çekilmesi, kemirgen hayvanlar, güvenlik güçlerinin müdahaleleri, sigara benzeri yanıcı maddeler, yasal izinli patlayıcı maddeler gibi nedenlere bağlı tüm zararlara maddi olanak sağlanıyor. Araç çalınması, aracın donma, paslanma, eskime ve susuzluk gibi tüm zararlar da yine kasko sigortası ile sigorta ettirilebiliyor.
Ayrıca ek teminat ile sel, deprem, yanardağ püskürmesi, enflasyon, sel-su baskını, ferdi kaza, hukuksal yardım, eskime payı düşmeme, yardım hizmet paketi, hasar ikame, kilit sistemi, alevsiz yangın ve kullanım kaybı gibi durumlara da güvence imkanı sunuluyor.
Başka Vasıtayla Taşınırken Hasara Uğrayan Aracın Kasko Durumu
Aracın başka araç vasıtasıyla taşınması sonucu yaşanan hasarlar, hiçbir şekilde güvence kapsamına alınamıyor. Çünkü kasko sigortası kapsamında olan hasarlar arasında başka bir taşıtta bulunma durumu yok. Sadece aracın kendi girip çıkabileceği, tarifeli ve ruhsatlı gemi veya trenler ile taşınması esnasında yaşanan hasarlar teminat edilebiliyor.
Araç hasar gördüğünde meydana gelen gelir ve kullanım giderleri ise kaskoya ek teminat olarak yansıtılabiliyor. Yani aracınız çalınma harici bir hasar durumu geçirmişse, tamir süresi üzerinde yaşayacağınız tüm ulaşım ve iş durması giderlerini ek prim ile teminat altına alabilirsiniz. Şayet hasarsızlık indirimine hak kazanmışsanız ve hak kazandığınız aracını sattıysanız, bu fırsatınızı yeni aracınızda kullanabilirsiniz. Ama iki araç arasındaki farkın sigorta şirketi tarafından talep edileceğini aklınızdan çıkarmayın.
İhtiyaçlarınıza uygun kasko sigorta ile siz de geleceğe daha güvenli bir adım atabilir, trafikte keyifli ve rahat vakitler geçirebilirsiniz. Kasko teklifi al sayfasından bütçenize uygun poliçeyi kolayca belirleyin ve gerekli evrakları tamamlayarak ilgili güvenceden faydalanmaya başlayın. Sağlıklı, huzurlu ve güven dolu günler geçirmeniz dileğiyle!
Bünyamin Sürmeli’den 14 Mayıs – 20 Mayıs Hava Durumu Tahmini
Trafik sigortası nedir ?
Trafikte otomobil ile seyahat etmek her zaman bir risk taşır. Bu kapsamda zorunlu trafik sigortası uygulaması her araç kullanıcısının karşı tarafa verebileceği olası hasarı maddi ve manevi olarak güvence altına almayı amaçlamaktadır. En az iki tarafın karıştığı kazalarda devreye giren trafik sigortası, can ve mal kayıplarına karşı sorumluluğu paylaşır. Ülkemizde araçların trafiğe çıkmaları için zorunlu olan trafik sigortası farklı poliçe kapsamları ve fiyat teklifleri ile gerçekleştirilebilir.
Trafik sigortası ile kasko arasındaki farklar
Nüfusa paralel olarak artan araç trafiği kaza riskini de artırarak istatistikleri tehlikeli bir noktaya taşıyor. Günümüzde her saat başına düşen 46 kaza ile bu istatistik, ciddi anlamda can ve mal kaybını da beraberinde getirir. Araç kullanıcılarının karşı tarafa verdikleri maddi ve manevi hasarların tazmini için devreye giren ve sorumluluğunuzu üstlenen sigorta uygulaması daha güvenli seyahat etmek için herkesin özen göstermesi gereken ve yasalarla sınırlandırılan bir işlemdir. Farklı poliçelerin detay farklılıkları olsa da genel anlamda her sigorta poliçesi en az iki tarafın karıştığı kazalarda devreye girer. Tek taraflı kazalarda trafik sigortası yerine kasko yaptırmak daha faydalı olacaktır. Araç sahiplerinin sıklıkla karıştırdığı trafik sigortası ve kasko ikilisini özetlemek gerekirse trafik sigortası karşı tarafın, kasko ise sizin hasarınızı karşılar.
Kaza olasılığınız fiyatları belirler
Sigorta firmaları tarafından yürütülen sigortalama işlemleri farklı ögelerin belirleyici etkileri ile fiyatlandırılır. Aynı modelde otomobiller için her kullanıcı farklı fiyat alabilir. Bunu etkileyen en önemli etkenler; ehliyet yılı, kaza geçmişi, yaş faktörü ve trafik yoğunluğudur. Bu nedenle en uygun trafik sigortası fiyatları için kaza geçmişinizin olmaması ve uzun süredir araç sahibi olmanız gerekir. İlk otomobil için sigorta fiyatları her zaman yüksek çıkacaktır. Tecrübe puanı ve kaza olasılığı hesaplamaları sigorta firmaları tarafından büyük bir titizlikle yapılır. tüm şartları taşısanız ve kaza geçmişiniz olmasa dahi yaşadığınız şehir ve potansiyel kaza tehditleri sigorta poliçenizin belirlenmesinde etkili olabilir.
Araç modeli ve yaşı da belirleyici etkenler arasında
Trafikte güvenliği sağlamak için faydalı bir uygulama olan sigorta aynı zamanda yasal bir zorunluluktur. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde trafiğe çıkacak olan her araç için sigorta uygulanır. Araçların motor hacmi, yolcu kapasiteleri, yaşı da en az araç sahibinin trafik geçmişi kadar önemlidir. Eski model araçların kaza ve arıza riski fazla olduğu için sigorta firmaları daha yüksek risk grubunda değerlendirecektir. Firmalardan uygun koşullarda trafik sigortası teklifi almanız için tüm bu etkenleri göz önünde bulundurmanız ve mümkünse en uygun koşulları sağlamanız tavsiye edilir. Yüksek model araçlar, daha düşük motor hacmi ve trafik kurallarına uyumlu bir sürüş bir sonraki sigorta fiyatlandırmanızda en uygun teklifleri almanızı sağlayacaktır.
Kasko bilinci her geçen gün artıyor
Kaskodan faydalanmak ve olası bir kaza anında tazminat talep etmek için bazı şartları taşımak gerekir. Alkollü araç kullanmak, trafik kurallarına aykırı hareket ederek kaza yapmak ve aracın yasa dışı kiralanması kaskoyu devre dışı bırakan durumlara örnek olarak gösterilebilir. Doğru kullanıma rağmen gerçekleşen kazalarda kasko; aracın hasarını gidermek, hasar çok büyükse aracı yenilemek ve araçta bedenen zarar gören insanların mağduriyetlerini önlemek amacıyla belirlenen limitlerde ödeme yapar.
Trafik sigortasından tamamen farklı olan ve araç sahiplerinin bizzat kendisini ve aracını koruma altına alan kasko uygulaması, taşıtların kaza sonucu uğrayacağı maddi hasarı güvence altına aldığı için ülkemizde her geçen gün daha da yaygınlaşmaktadır.
Yeni evleniyorum diyorsanız bu sigorta çeşitleri tam size göre
En mutlu günlerimizde her şey baştan sona güzel olsun isteriz ama bazen öyle olmaz. Olumsuz durumlara hazırlıklı olmak insanın kendisini güvende hissetmesini sağlar.
Evlenmeye mi karar verdiniz? Hayırlı olsun. Sizi tatlı bir telaş bekliyor. Yapacak sürüyle işiniz var. Yaşayacağınız evi hazırlamanız, eksiklerinizi tamamlamanız gerek. En mutlu gününüzün, düğününüzün, nikahınızın belki kına gecenizin özenle planlanmasını yapıyor, gelinliğiniz, damatlığınız için dükkan dükkan geziyor, mutlu gününüzü sizinle paylaşacak olan kişileri seçerken kimseyi atlamadığınızdan emin olmaya çalışıyor, davetiyenizi seçiyor, koşturup duruyorsunuz. Bu arada balayı için de hazırlık yapıyorsunuz. Ya da henüz evlendiniz. Tüm telaş bitti. Hem çok mutlu hem de çok yorgunsunuz. Balayına çıkma vakti geldi. Heyecan içindesiniz. Peki balayına çıkmadan önce seyahat sigortanızı yaptırdınız mı?
Özel bir televizyon kanalında “Kabusa Dönen Yolculuklar” isminde bir program vardı. Gerçek olaylardan yola çıkarak hazırlanmış olan programda yolculukları esnasında başına olmadık işler gelen insanların hikayeleri anlatılıyordu. Gerçek olayların anlatıldığı programda, yaşananlar karşısında insan şaşıp kalıyordu. Hayat gerçekten de sürprizlerle dolu ve bazen bu sürprizler mutlu etmiyor ve gerçekten büyük, küçük kabuslara sebep olabiliyor. Baştan sona şahane geçmesini dilediğimiz balayınız bahsettiğimiz programdaki hikayelere dönme ihtimalini de maalesef içinde barındırıyor. Bunu göz ardı etmemek gerek.
Diyelim ki balayı için seçtiğiniz yere giderken valizini kaybettiniz. Uçağınız rötar yaptı ve tüm planınız mahvoldu. Bu durumda birileri size yardımcı olsa, mesela tazminat almanız için destek sunsa, kaybolan valiziniz bulunduğunda alınıp size getirilse fena mı olur? Diyelim Afrika’ya gittiniz, bilmediğiniz bir böcek sizi ısırdı ve bünyeniz alerjik, her tarafınız şişti. Güneye gittiniz, güneşin altında fazla kaldınız, vücudunuzda birinci dereceden yanıklar oluştu. Hindistan’ın alışık olmadığınız yemekleri midenizi bozdu. Zehirlendim sandınız. Gezmeyi, yürümeyi çok seviyorsunuz, fazla yürüdünüz ve güneş çarptı. Karadeniz yaylalarının hırçın doğasında ayağınızı burktunuz. Kolaylıkla tıbbi danışmanlık, tıbbi destek alabileceğiniz bir seyahat sigortasına sahip olmanız balayınızın zehir olmamasını sağlayabilir. O zaman elbette “İyi ki yaptırmışız” diyeceksiniz. Daha kötü şeyler de olabilir, burada hiç bahsetmeyelim. Acil tıbbi desteğe, yatarak tedaviye veya tıbbi transfere ihtiyaç duyabilirsiniz. Hazırlıksız yakalanmak zor durumları daha da zor hale getirir. Tüm bunlar olabilir, birilerinin başına her gün böyle şeyler geliyor çünkü. Bu tür durumlarda da seyahat sigortası yaptırmış olmak problemi daha kolay çözmenize yardımcı olacaktır.
Balayı planınızı yaparken seyahat sigortası yaptırmayı asla atlamamalısınız. Yola çıktığınızda, mesela sizi götürecek uçağa yetişmek için taksiye bindiğinizde bile geç kalmış sayılmazsınız. Zira bir kaç dakika içinde seyahat sigortanızı satın alabilirsiniz. Seyahat sigortası teklif al butonuna tıklayarak seyahatiniz ve sizin hakkınızdaki bir kaç bilgi içeren formu doldurduktan hemen sonra en uygun seyahat sigortası tekliflerini görebilir ve teminatınızı hemen başlatabilirsiniz. Yurt içi ve yurt dışı seyahatleriniz için hazırlanmış seyahat sigortası ürünü online veya müşteri temsilcisi ile konuşarak telefon aracılığı ile alınabiliyor. Bu ürün sadece seyahat süresince geçerli olduğu için son derece ekonomik fiyatlarla kendinizi güvence altına alabiliyorsunuz. Ne olur, ne olmaz, diyerek tedbiri elden bırakmamak, özellikle evden, yakınlardan uzak olunan zamanlarda ve yerlerde neredeyse şart. Olası olumsuz durumlarda müşteri temsilcilerine kolaylıkla ulaşılabiliyor ve son derece hızlı bir şekilde çözüm üretme süreci başlıyor. Müşteri hizmetleri departmanı 7/24 hizmet veriyor. Balayınızda diş ağrınız tutarsa seyahat sigortanızın acil diş tedavilerini kapsamasından dolayı büyük mutluluk duyacağınızdan eminiz. Her şey riskli durumlarla karşılaşmanız durumunda sizi güvenceye alacak şekilde planlandı. Size düşen bu riskleri gözardı etmemek elbette. Olmaz olmaz demeyin, olmaz olmaz.
Unico siz yeni evlenenlerin araçlarını, evlerini korurken, balayında ve sonrasındaki her seyahatte de sizi koruyor.

Bünyamin Sürmeli’den 7-13 Mayıs Hava Durumu Tahmini
