Arama:

Bir kaç püf nokta ile sürüşünüzü güvenli hale getirin

Güvenli sürüş teknikleri çeşitli eğitimlerle, görsel ve yazılı materyaller yardımı ile sürücülere aktarılan, kişilerin güvenliği için geliştirilmiş, kazaların önüne geçen, çok küçük tedbirlerle ağır kayıplar verilmesini engelleyen önemli uyarılar ve eğitimlerdir. Sürücülerin normal dışı koşullarda nasıl davranması gerektiğini anlattığı gibi, günlük hayatta hemen her gün içinde bulunulan trafikte de güvenli araç kullanmanın inceliklerini öğretir.

Güvenli Sürüş için Önemli Püf Noktaları

Takip mesafesi bu püf noktalarının başına konulabilir. Fren mesafesi de denilen, iki araç arasında olması gereken mesafeyi bilimsel dayanaklarla belirleyen bu husus maddi hasarlı zararlar veren kazaların önemli sebeplerinden biridir. Hız artıkça risk büyür ve hatta can kaybına sebep veren kazalara bile sebep olabilir. Zira hıza göre araçların bir durma mesafesi artar. Aniden frene basmak gerektiğinde bu mesafe iyi ayarlanmamışsa öndeki araca çarpmak kaçınılmazdır. Eğer arkadaki araç da buna dikkat etmeyen bir araçsa kişi bir zincirleme trafik kazasının içinde kendinizi bulabilir. Yağışlı havalarda takip mesafesini düşürür.

Sollama yaparken sadece arkadan gelen araçlara değil, öndeki araçlara da dikkat edilmelidir. Aynı anda sollama yapmaya karar veren iki aracın bu basit gibi görünen hareketi güvenliği riske atabilir ve ciddi kazalara sebep olabilir.

Yol ve İklim Koşullarına Uyum Sağlamak Gerekir

Görüş mesafesi düştüyse, sis varsa sis farlarını yakmak gerekir. Sis farı yoksa ağır seyretmek, dörtlüleri yakmak, uzun farları diğer sürücülere zarar vermeyecek şekilde kullanmak tercih edilmelidir. Çünkü trafikte seyreden araçların birbirini zamanında görmesi çok önemlidir. Bu tür koşullarda sollama yapmamak da en iyisidir. Mevsim şartlarına uygun lastikler kullanmak güvenliği arttıran tedbirlerdendir. Ayrıca eskiyen lastikleri zamanında değiştirmeyi ihmal etmemek gerekir.

Görüş mesafesi olmayan yollarda, özellikle dağlık, kırsal alanlarda çok dikkatli davranmalıdır. Bu tür yollarda “Yolda kimseler yok, bomboş.” demek eğiliminde olan sürücü sayısı hayli fazladır. Ancak aynı anda, aynı şekilde düşünen birden fazla sürücü ile güzergahınızı paylaşıyor olabilirsiniz. Herkesin dikkatsizce araç kullandığı bir yol elbette en tehlikeli yollardan biridir. Ayrıca unutmamak gerekir ki bu tür yollar otobanlardan daha tehlikelidir. Çünkü yoldan çıkmak sürücüyü bir tepeden, hatta bir uçurumdan düşürebilir. Bir kaza sonrasında insanlar ve araçlar için yardım gelmesi de daha uzun zaman alır.

Hız Sınırı Niye Var?

Hız sınırlarına uymak da güvenli sürüş için şarttır. Hız sınırları keyfi belirlenmemiştir. Özellikle hızın düşürülmesi gereken yerlerde yapılan uyarılar dikkate almalıdır. Şunu asla unutmamalıdır ki o hız sınırı oraya konuldu ise bunun bir mantığı, bir sebebi vardır.

Agresif ve uykusuz bir şekilde şoför koltuğuna oturmamak, acele etmemek herkes için riski azaltan bir davranış şeklidir. Aracın tüm bakımlarının yapılmış olması güvenli sürüşleri her zaman destekler. Zor iklim şartlarında nasıl hareket etmek gerektiği özel bilgilere ve pratik eğitimle öğrenilebilir. Günümüzde çeşitli koşullarda güvenli sürüş hakkında eğitimler veren bir çok kurs vardır. Bu şekilde özellikle standart dışı yollarda güvenli bir şekilde nasıl araç kullanılacağı bilgisine de ulaşılabilir.

Kasko ile Tedirginliğe Son

Güvenli sürüş bir bakıma sürücünün kendini nasıl hissettiği ile de yakından alakalıdır. Şoför koltuğunda huzurlu ve sakin bir şekilde oturan kişinin tedirginliği yoktur. Bilgi insana güven verir ve tedirginliği azaltır. Ne kadar tecrübe sahibi olunursa duruma da o kadar hakim olunur. Bununla birlikte tedirginliği yok eden etkenlerden biri de herhangi bir zarar durumunda bunu kolaylıkla karşılayabilecek bir planın varlığıdır. Araç söz konusu olduğunda bu plan kasko ile sağlanır.

Kasko fiyatları değişkendir. Kasko sorgulama uygulamaları ile bir çok kasko ürününü kolaylıkla karşılaştırmak mümkün olabilmektedir. Kasko hesaplama işlemi dikkatlice yapılmalıdır. Kasko bedeli konusunda karar verdikten sonra kasko teklifi al ve kasko satın al seçeneği ile internet üzerinden bile kolaylıkla bir poliçeye sahip olunabilir. Bunlarla birlikte satın alınan kasko ürününün içeriğine çok dikkat etmek gerekir. Ana teminatlar, ek teminatlar ve opsiyonel teminatlar dikkatlice incelenmelidir. Unikasko kasko ürünlerinden biri olarak ekonomik ve pratik bir çok çözüm önerisinde bulunduğu gibi, 3 gün içinde zarar tazmini garantisi verecek kadar önemli vaatlerde bulunabilen, yeni nesil bir kaskodur. Klasik kasko uygulamalarından pek çok yönü ile ayrılır.

Kazalarda Kusurun Kimde Olduğu Nasıl Tespit Edilir?

Ülkemizde saatte ortalama 46 adet trafik kazası gerçekleşir. Hem maddi hem de hayati tehlikelere yol açan bu kazaların pek çoğunun sürücü hatalarından kaynaklandığı kanıtlanmıştır. Gerek büyük şehirlerdeki trafiğin yoğunluğu gerek sürücünün dikkatsizliği trafik kazası risklerini arttırır. Kazalarda kusurun kimde olduğu ise genellikle yapılan incelemeler sonucu ortaya çıkar.

Kaza Tespit Tutanağı Nasıl Tutulur?

Eğer bir trafik kazasında yaralanma ya da ölüm yoksa kişiler karşılıklı anlaşarak maddi zararı belirlemek adına kaza tespit tutanağı tutabilir. Kazayı yapan kişilerin anlaşamaması durumunda ise polis veya jandarma yardımıyla kaza tespit tutanağı tutulur.

Tutanak, en az 2 kişinin karıştığı kazalarda tutulabilir ve tek taraflı kazaları kapsamaz. Trafik kazalarında her durumda rapor (maddi zararlı kaza tespit tutanağı) düzenlenmesi zorunlu değildir. Rapor düzenlemenin zorunlu olmadığı durumlar da vardır.

– Sürücü, belgesiz yani ehliyetsiz araç kullanıyorsa,

– Kazaya karışan sürücülerden birinde alkol veya akıl sağlığı şüphesi varsa,

– Kazada yaralanma veya ölüm gerçekleşmişse,

– Kazaya karışan araçların birinde veya birkaçında trafik sigortası yoksa,

– Kaza sebebi ile kamu malına bir zarar gelmişse

– Kazaya karışan araçlardan biri veya birkaçı kamu kurumuna aitse bu tür kazalarda maddi hasarlı kaza tespit tutanağı tutulmaz. Ancak maddi zarar olmayan trafik kazalarında polisin veya jandarmanın çağrılması zorunludur çünkü bu tür kazalarda zabıt tutulma durumu söz konusudur.

Kusurlu Tarafın Tespiti

Kaza tespit tutanağı, kusurun kimde olduğunun tespiti için yeterli bir evrak değildir. Burada sadece kazanın oluş şekli hakkında karşılıklı anlaşma sağlanarak durum tespiti için bilgi verilir. Sonrasında tutanak, eksiksiz ve doğru bilgilerle doldurulur.

Bu tür maddi hasarlı trafik kazası olaylarında sürücülerin çekeceği fotoğraflar kusurun kimde olduğunu bulabilmek adına önemlidir. Araçlar, yerinden oynatılmadan plakaları görünecek şekilde görüntülenmelidir. Hem aracın hem de kaza yapılan yerin fotoğraflarının doğru açılardan çekilmesi kusurun kimde olduğunu bulabilmek adına oldukça önemlidir. Ayrıca kazaya karışan tarafların tamamının imzası tutanak üzerinde olmalıdır. Aksi takdirde tutanak geçerli sayılmaz. Kaza tespit tutanağı 2 nüshadır ve ikiden fazla aracın karıştığı kazalarda birden fazla form doldurulabilir veya düzenlenen tutanak fotokopi yoluyla çoğaltılabilir.

Kazadan sonra sürücüler doldurdukları bu tutanağı poliçelerini yaptırmış oldukları sigorta şirketlerine iletir. Sigortalıdan gelen tutanaklar ve görseller dosya açıldıktan sonra Tramer’e (Trafik sigortaları Bilgi Merkezi) gönderilir. Sigorta şirketi 1 günde dosyayı açmak ve Tramer’e iletmekle yükümlüdür. Tramer, 3 iş günü içerisinde evrakları inceleyip sonuçlandırır ve sigorta şirketine kusur oranını bildirir. Eğer sigorta şirketinden veya taraflardan birinden karara itiraz gelmezse belirlenen oranlar doğrultusunda tazminat ödemeleri yapılır.

Sonuçlanan kusur oranlarına itiraz etmek isteyen sigortalılar için yasal süre 5 gündür. Sigortalılar, bu süreçte sigorta şirketlerine itirazda bulunabilirler. Karara itiraz edilmesi durumunda konu Tramer’in bünyesinde bulunan ve 3 kişiden oluşan Kaza Tespit Komisyonu’na veya bir diğer adıyla Tutanak Değerlendirme Komisyonu’na iletilir ve buradan çıkan karar kesin kabul edilir. Bu komisyondan çıkan karar doğrultusunda da hasar (tazminat) ödemeleri gerçekleşir. Tazminat ödemelerinin yasal süresi 8 iş günüdür ve bu süre içerisinde ödenmesi beklenir.

Kazada Kusur Oranları

Her sürücünün sigorta şirketi, karşı tarafa verilen zararı belirlenen kusurlar oranında öder. Kusur oranlarının belirlenmesinde bir standart oluşmuştur. Bu oranlar %0 , %50 veya %100 olarak belirlenmiştir.

-%0 kusur durumu, sizin kazada kusursuz, karşı tarafın ise tamamen kusurlu olduğu durumdur.

-%50 kusur durumu, her iki sürücünün de aynı oranda kusurlu olması durumudur.

-%100 kusur durumu; sizin kazada tamamen kusurlu olduğunuz durumdur.

Dikkatli bir sürücüyseniz ve başka etkenlerden nedeniyle herhangi bir kaza ile hiç zarara girmeden başa çıkmak istiyorsanız trafik sigortası size destek olur. Trafik sigortası; bir diğer adıyla Karayolu Mali Sorumluluk Sigortası, trafiğe çıkan her aracın yaptırmak zorunda olduğu bir sigortadır. Trafik sigortasının; şartları, teminatları, kapsamı ve limitleri devlet tarafından belirlenmiştir. Hasar ödemeleri öncelikli olarak bu poliçeden karşılanır fakat maddi hasarın fazla olduğu ve birden fazla aracın karıştığı durumlarda bu meblağ yeterli gelmeyebilir. Böyle durumlarda araç sahibinin kasko poliçesi varsa ve eksiksiz hazırlanmış tam kapsamlı ise hemen devreye girer sürücünün cebinden para çıkmadan kaza sonucu meydana gelen hasar giderilmiş olur. Siz de Unico Sigorta ile aracınızın sigorta ve kasko işlemlerini kolayca gerçekleştirebilirsiniz.

Bebek Oto Koltuğu Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yeni bebeği olacak araba sahibi çiftlerin en önemli ihtiyaçlardan biri de oto koltuğudur. Bebeğinizin güvenliği ve elbette konforonuz düşünüldüğünde söz konusu koltuğun önemi asla göz ardı edilemez. Ancak piyasada yer alan yüzlerce çeşit ürün seçeneği seçim yaparken zorlanmanıza neden olabilir. Mağazalardan ya da online çocuk marketlerinden yapacağınız alışverişlerde ürünün avantajlarını ve dezavantajlarını karşılaştırmanız ve bu şekilde en doğru seçimi yapmanız önemlidir. Burada dikkat etmeniz gereken temel kriterler; oto koltuğun bebeğiniz için maksimum koruma sağlaması, arabanızla uyumlu olması ve pratik kullanım avantajlarıyla öne çıkmasıdır.

Bebekler İçin Tasarlanan Oto Koltuk Çeşitleri

Bir oto koltuğunun seyahat esnasında bebeğinize tam bir koruma sağlayabilmesi için her şeyden önce onun kilosuna ve yaşına uygun bir model olması gerekir. Bebekler ortalama olarak 9 kiloya ulaşıncaya kadar yüzü arka koltuğa dönük bir biçimde seyahat etmelidir. Bebeğinizin kemikleri henüz yeterince gelişmiş olmadığından koltuğa yatar pozisyonda yerleştirilmelidir. Bu nedenle mutlaka yatar pozisyona alınabilen ve mümkünse çift yönlü oto koltuklarını tercih edebilirsiniz. Böylece koltuğunuzu çocuğunuz biraz büyüdükten sonra ileriye dönük şekliyle de kullanmanız mümkün olur.

9 kilo üzeri çocuklar içinse kilo ve yaşlarına göre farklı boyutlarda koltuklar mevcuttur. Bu noktada tercih yaparken çocuğunuzun yalnızca yaşını ya da yalnızca ağırlığını göz önünde bulundurarak bir model belirlemek doğru olmaz. Her iki değişkeni bir arada düşünerek uygun koltuğu seçmelisiniz.

Belirlediğiniz oto koltukla birlikte ihtiyaç halinde, oto koltuk minderi veya arabanızın arka camına yapıştırmak üzere “Dikkat Bebek Var!” gibi oto aksesuarları da satın alarak bebeğiniz için daha emniyetli ve konforlu bir seyahat ortamı yaratabilirsiniz.

Oto Koltuğunun Sahip Olması Gereken Özellikler

Farklı modellerin farklı özelliklere sahip olması bir yana oto koltuklarının hepsinde bulunması gereken bazı ortak özellikler de mevcuttur. Seçim aşamasında aşağıda belirtilen söz konusu maddeleri de gözden geçirmeyi unutmayın.

  • Oto koltuğunun Avrupa güvenlik standartlarına uygun bir ürün olmasına ve gerekli sertifikalarının bulunmasına özen gösterin.
  • Satın alacağınız modelin arabanızın koltuğuyla tam manasıyla uyumlu olmasına dikkat edin. Hatta mümkünse satın alma işlemini bebeğinizle birlikte kendi arabanızın içinde birebir test ettikten sonra gerçekleştirin.
  • Ürünün, 5 nokta emniyet kemer sistemine sahip olmasına dikkat edin.
  • Koltuğun iç kısmının köpükle kaplı olması da çocuğunuzun darbelere karşı çok daha korunaklı kalmasını sağlar.
  • İlave baş desteği ve her iki yanda darbe emici bariyerleri olan modelleri tercih edin. Yanlardan gelebilecek olası darbelere karşı bebeğinizi en emniyetli biçimde tutabilecek modeller bunlardır.
  • Oto koltuğunda kumaş seçimi de önemlidir. Bebeğinizi yazın sıcağında terletmeyecek, kışın soğuğunda ise üşütmeyecek, ayrıca yanmaz bir kumaş türünü tercih etmenizde fayda var.
  • Son olarak ebeveyn açısından; kullanımı pratik, anne ya da babanın tek başınayken de zorlanmadan kullanmasına müsait bir ürün olması büyük avantaj sağlayacaktır.

Oto Koltuğunu Kullanırken Bunları Yapmayın!

  • İlk kullanımdan önce oto koltuğunu, kullanım kılavuzunu ayrıntılı ve dikkatli bir biçimde okumadan, verilen talimatları es geçerek tahmin ve varsayım gücünüzü kullanmak suretiyle arabaya yerleştirmeye kalkmayın. Unutmayın ki söz konusu olan bebeğinizin güvenliği!
  • 8-10 yıldan daha eski koltukları mümkün mertebe kullanmamaya çalışın.
  • Seyir halindeyken, özellikle de yüksek hızdayken, hangi gerekçeyle olursa olsun çocuğunuzu oto koltuğundan çıkarmayın.
  • Yola çıkmadan önce her seferinde, oto koltuğunun yerine iyice oturup oturmadığını ve sağlamlığını test edin.
    Ailenizin güvenliği için oto koltuğu gibi güvenli araçların yanı sıra sigorta ve kasko yaptırmanız da oldukça önemlidir. Siz de Unico Sigorta’nın size özel sunduğu sigorta tekliflerini değerlendirerek aracınızı ve ailenizi güvence altına alabilirsiniz.

Arabanızın Size Problem Olduğuna Dair Verdiği İşaretler

Sabah işe yetişmeye çalışırken, özel bir davete katılmak üzere yola koyulmuşken, bütün yıl planladığınız tatil destinasyonuna varmak üzere şehirler arası yolda keyifle seyahat ederken arabanız size, kulağa hoş gelmeyen bir takım ses ve sinyaller eşliğinde bir şeyler anlatmaya çalışabilir. Aracınızın motoru ya da başka bir aksamıyla ilgili bir arızaya işaret etme olasılığı bulunan söz konusu yakınmaların ne anlama geldiğini bilmeniz hem arabanızın sağlığı hem de yolculuğunuzun seyri açısından önem teşkil etmektedir. İşte size otomobilinizin dilinden anlamanıza yardımcı olacak bir kaç ipucu.

AKÜ BİTERSE

Yola çıkmak üzere şoför koltuğuna oturup kontağı çevirdiğinizde arabanız çalışmak yerine derin bir sessizliğe gömülüyor ve bu hamleyi defalarca tekrarlamanıza rağmen sonuç değişmiyor. Sorun, yüksek ihtimalle akünün bitmesinden kaynaklanıyor. Aşırı soğuğun etkisiyle, arabanızı uzun süre çalıştırmadığınız durumlarda, araç çalışmıyorken elektronik aksamların ya da ışıklarının açık unutulması halinde veyahut da akünün kendine has teknik problemleri olduğunda araç akünüz bitebilir. Böyle bir durumda hemen yardım alarak aküyü şarj etmeniz ve arabanızı tekrar eski sağlığına kavuşturmanız gerekir.

ARACINIZ ISLIK ÇALARSA

Otobanda huzur içinde ilerlerken bir anda arabanız ıslık çalmaya başlıyor. Aracınızın kendini ıslıkla ifade etmeye çalışması canının sıkılmasından değil, bir derdinin olmasından kaynaklanıyor olabilir. Buradaki önemli nokta, bu sesin araç yüksek devirle hareket halindeyken mi yoksa rölantideyken mi çıktığı. Eğer ıslık sesi, arabanız rölantideyken çıkıyor ve hareket ettiğinizde kesiliyorsa bu motor arızasına değil, içinde bilye bulunduran şarj dinamosu, klima pompası gibi aksamlardaki soruna işaret ediyordur. Fakat eğer ses yüksek devirde duyuluyorsa o zaman motorla ilgili, turbo aksamındaki herhangi bir kaçak ya da kopma kaynaklı olabilir. Bu durumda daha büyük problemlere sebep olmadan bir an önce arabanızı ehil ellere teslim etmelisiniz.

KUVVETLİ VURUNTU SESİ GELİRSE

Trafiksiz yolda hızınızı almış keyiflice arabanızı sürerken bu kez de için için devam eden bir vuruntu sesi duyuyorsunuz. Aracınızdan gelen bu takır tukur tuhaf sesi mutlaka ciddiye alın. Size önemli bir problemi olduğunu anlatmaya çalışıyor olabilir. Dikkat etmeniz gereken detay kaçıncı viteste ve hangi devir aralıklarında bu sesi duyduğunuzu belirlemek; vuruntu sesinin mahiyeti bu kriterlere göre değerlendirilir. Sonuçta vuruntu, motora at aksamlarda ciddi sorunlara işaret ediyor olabilir. Önleminizi alın.

SÜRTÜNME SESİ DUYARSANIZ

Çok sevdiğiniz arabanız birden bire sürtünmeye benzer bir ses de çıkarmaya başlamış olabilir. Sürtme sesi birçok farklı gerekçeye bağlı olarak ortaya çıkan arızalara işaret edebilir. Bunların başında yağ seviyesinin azalması gelir. Fren balatasıyla alakalı bir sorun ya da yine motor arızaları da bu sesin kaynağını teşkil edebilir. Yetkili servis size en doğru durum tespitini yapacaktır.

PARK MAHALİNDE SU BİRİKİNTİSİNE RASTLARSANIZ

Arabanızı park ettiniz, işinizi halledip döndüğünüzde ise kupkuru havada aracınızın altında bir su birikintisi olduğunu fark ettiniz. Üstelik park ederken suyun orada olmadığından da eminsiniz. Bu durumda arabanız dışarıya su bırakarak sizinle iletişim kurmaya çalışıyordur. Su birikmesi, araç klimasının su akıtması, yağ boşlatma aksamı, fren yağ seviyesi, diferansiyel contaları gibi çeşitli sebeplere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Aracınızın verdiği işareti önemseyin ve sorununu çözmek için hemen harekete geçin.

Günlük hayatınızda size her ortamda eşlik eden bu sadık dostlarınız düzenli bakıma, sorunlarının ciddiye alınmasına ve önemsenmeye ihtiyaç duyarlar. Onları önemsediğinizi en iyi gösterebileceğiniz yolların başında ise onlar için kasko yaptırmak gelir. Şimdi https://www.unicosigorta.com.tr/kasko sayfası üzerinden kasko fiyatları, kasko bedeli, kasko hesaplama ve kasko teklifi işlemlerine dair merak ettiğiniz her türlü ayrıntıyı bulabilirsiniz. Size en uygun kasko türü ve kapsamını belirleyerek arabanıza hak ettiği özeni göstermeye başlayabilirsiniz.

Kışın Aracınızdan Maksimum Verim Almanın Yolları

Aracınızın kış mevsiminin zorlu hava ve yol koşullarına maksimum uyumu sağlaması için gerçekleştirmeniz gereken bazı önlemler bulunuyor. Hem yakıt tasarrufu, hem sürüş güvenliği bakımında büyük önem taşıyan ve hayat kurtaran bu önlemler aynı zamanda sonrasında ortaya çıkabilecek yüklü tamir masraflarının da önüne geçmenizi sağlıyor.

Antifriz Kullanın

Soğuk havalarda özellikle sabahları araçları çalıştırmak oldukça güç bir hal alabiliyor. Bunu önlemek için aracın radyatör suyuna katılan antifriz kullanılması önemli bir tedbir oluşturuyor. Antifriz, 0 derece ve altında radyatör suyunun donmasını engelliyor. Bu kadar basit bir uygulama ile hem sabahları aracınızı çalıştırma zorluğundan ve hem de ortaya çıkacak olan ekstra yakıt masrafından kurtulabilirsiniz.

Kış Lastiğinizi Mutlaka Takın

Özellikle son kanun düzenlemeleri ile zorunlu hale getirilen kış lastiği, pratikte önemli kazaların önüne geçmede büyük iş başarıyor. Lastik dişlerinin derinliğinin kış koşullarına uygun olması, buzlu ve karlı yollarda hayat kurtarıcı işlev sağlıyor. Kavrama ve tutuş açısından aracı stabilize eden lastik diş derinliği, aracınızın sürüş konforunu da maksimum seviyeye getirmeye destek sağlıyor. Lastik hava kontrolü de diş derinliği kadar önem taşıyor. Aracınızın lastik ölçülerine ve araç tipine göre kış koşullarına uyumlu hava basıncının doğru olarak lastiklere basılması, hem güvenli sürüş hem de yakıt tasarrufu sağlamak bakımından büyük önem taşıyor.

Sileceklerinizi Kontrol Altında Tutun

Aracınızın sık sık kontrol etmenizi gerektiren bir diğer önemli noktası, cam silecek suyu ve silecek lastiklerinin aşınma durumu. Zira, sileceklerin tam olarak cama yapışması, güvenli yol görüşü açısından büyük önem taşıyor. Doğru bir cam temizliği ve yağışlı havalarda etkin görüş açısı için bu iki önemli etkenin sık sık kontrol edilmesi gerekiyor.

Akü Şarjına Dikkat

Kış koşullarında yola çıktığınızda aracınız kalbi durumunda olan akünün de şarj durumunu kontrol etmeniz güvenli yolculuk için zorunluluk oluşturuyor. Karlı ve şehrin dışında bir yol pozisyonunda akünüzün zayıf ve şarjının bitik durumda olması oldukça büyük bir risk meydana getirebiliyor. Bu yüzden kışın araç bakımı yaptırırken özellikle dikkat etmeniz gereken detaylar arasında akü bakımı da yer alıyor.

Araç Bakımını Aksatmayın

Karlı ve buzlu yol koşullarında aracınızın ve sizin emniyetiniz için gereken en önemli detaylardan bir diğeri de fren ve debriyaj balatalarının bakımı. Hayati önem taşıyan fren ve debriyaj balataları, mevsim değişikliklerinde mutlaka kontrol edilmesi gereken araç parçalarından birini oluşturuyor. Fren ve debriyaj balatalarının yanı sıra direksiyon, şanzıman ve diferansiyel yağlarının da tamamlanması gerekiyor.

Kış mevsiminde araba bakımı, aracın tüm parçalarıyla bir bütün olarak bakıma alınmasını gerektiriyor. Ana parçalar dışında, kalorifer ve klimalar, elektronik aksam gibi bölümler için de tüm detaylarıyla bakım yaptırmak hem aracınızın ömrünü arttırmada hem de soğuk havalarda yolda kalmanızın önüne geçmede büyük fayda sağlıyor.

Kışın İhtiyaç Duyacağınız Araç ve Gereçler

Soğuk kış koşullarında yola çıkmadan önce tüm bu önlemleri aldığınıza emin olduktan sonra yanınıza alacağınız araç ve gereçleri de kontrol etmeniz gerekiyor. Herhangi bir arıza sebebiyle ya da kapanan yolda aracınızın çekiş gücünü arttırmak için kullanabileceğiniz zincir ve çekme halatı bu malzemelerin başında yer alıyor. Aracın kaymasını önleyecek takozlar, yedek lastik ve lastik değiştirmek için kullanacağınız bijon ve kriko da bu önemli aletler arasında bulunuyor. Yolda kaldığınız taktirde diğer araçların güvenliğini sağlamak için aracın uzağına bırakacağınız reflektör işaretçi, yangın söndürme cihazı ve ilk yardım çantası da güvenlik açısından oldukça önemli.

Kışın araç kullanımı, oldukça profesyonellik gerektiren ve bir o kadar da dikkat edilmesi gereken bir durumu teşkil ediyor. Tüm bu fiziksel önlemleri aldıktan sonra unutmamanız gereken çok önemli bir diğer konu da zorunlu trafik sigortası ve kasko yaptırmanız. Size en uygun cazip fiyat teklifleri için Unico Sigorta’nın sunmuş olduğu kasko paketleri arasından bir seçim yaparak güvenli bir biçimde yola çıkabilir, oluşabilecek tüm aksiliklere karşı önlemlerinizi almış olmanın rahatlık ve huzurunu yaşayabilirsiniz.

Yolda kalırsanız ilk yapmanız gerekenler

Umulmadık anda başa gelen her problem elbette sıkıntılıdır. Ne kadar önlem alınırsa alınsın bazı şeylerin gerçekleşmesine engel olunamaz. Yolda kalmak da bunlardan biridir. Problemli durumu hafifleten ve kolay atlatmayı sağlayan tek şey ise ihtimalleri hesaplamış ve bunlara karşı bir takım hazırlıklar, planlar yapmış olmaktır.

Dörtlüleri Yakın ve Sakin Kalın

Uzun ve güzel bir seyahatin sihri, tam da en sevilen orman manzarasının içinde şarkı söyleye söyleye giderken bir anda bozulabilir. Bu durumun gerçekleşme ihtimali üzerinde düşünmüş biri iseniz ne yapmanız gerektiğini bilirsiniz. Öncelikle olan olmuştur. Sakin kalabilmek ve soğukkanlılıkla “yolda kalırsam ne yaparım?” planını hayata geçirmek, duruma böyle bakmak en iyisidir.

Arıza anında ilk önce aracın dörtlülerini yakmak gerekir. Ayrıca araçta mutlaka reflektör olmalıdır. Ani bir arıza hiç umulmadık bir yerde, mesela bir virajda gerçekleşebilir. Özelikle gece, hele ki ışıksız yollarda reflektör hayat kurtarır. Reflektör hem diğer sürücüleri, hem de aracı arıza yapan kişiyi ve aracı yeni kazalardan koruyan önemli bir uyarıcıdır. Araçlarda yangın tüpü bulundurma mecburiyeti de araç arızalarının bir yangına sebep vermesi halinde hem canı, hem malı korur.

Otobanda giderken aniden araç durursa aşağı inip aracı sağa çekmeye çalışmak son derece tehlikelidir. Otobanlarda araçlar süratlidir. Sürat hem dikkati, hem de refleksleri olumsuz yönde etkiler. Böyle bir durumda aracı olduğu yerde bırakmak, dörtlüleri yakmak, kaputu kaldırarak araçta bir arıza olduğu bilgisini diğer sürücülere vermek daha doğru bir yaklaşımdır.

Acil Durumlar için Küçük Tedbirler

Aracınız arıza yaptı. Dörtlüleri yakıp reflektörleri yerleştirdiniz. Arızanın ne olduğunu biliyorsanız iş elbette daha kolaydır. En sık rastlanan yolda kalma sebepleri içinde lastik patlaması, benzin bitmesi, akü boşalması, aracın su kaynatması geliyor. Bu dört durumda da çözüm bellidir. Tanımlanamayan, mekanik bir arıza durumunda ise yol yardım hizmeti satın aldıysanız, sadece telefon ederek çözüm sürecini başlatabilirsiniz. Ancak böyle bir hizmete sahip değilseniz polisten, jandarmadan, yoldan geçen diğer araçlardan da yardım istenebilir.

Araçta su şişesi bulundurmak, telefon için yedek pil taşımak, bir el fenerine sahip olmak yolda kalma durumunda çok işe yarayacaktır. Telefonun çekmemesi durumunda yürümek gerekebilir. Aslında araçlara yağmurluk, şemsiye, hatta bir kaç paket bisküvi, harita koymak normal zamanlar için gereksiz gelebilir. Ama kriz anlarında son derece faydalıdır.

Yolda Kalma Planınız Hazır mı?

Çok acil bir yere yetişmeye çalışırken, çok neşeliyken, tam da seyahatin en güzel anında, gecenin karanlığında, soğuğun ortasında, türlü durumlarda yolda kalınabilir. Bunu hiç unutmamak ve bir plana sahip olmak en iyisidir. Stressiz ve sakince meseleye bakıldığı zaman problemi çözmek her zaman daha kolaydır. Araçların bakımını ihmal etmemek, yedek lastiği, lastik değiştirme aparatlarını sık sık kontrol etmek, zamanında benzin almak, rutin kontrolleri yaptırmak çok önemlidir. Bunlarla birlikte bir kazaya karışmak veya fırtınaya yakalanmak gibi nedenlerle yolda kalındıysa bu durumu bertaraf etmenin en kolay yolu da bir kasko ürününe sahip olmaktır.

Ana teminatları geniş, ek veya opsiyonel teminatlarla bu genişliğin daha da arttığı bir kasko planı araç sahipleri için önemli bir güvencedir. Seyahat esnasında en yakın servisten ücretsiz yararlanma, kaza yerine kişiye özel hasar danışmanı gönderme, yedek araç hizmeti alma ve 3 iş günü içinde hasar ödeme garantisi verme gibi yolda kalma durumlarında hayatı son derece kolaylaştıran hizmetlere sahip Unikasko kasko ihtiyacınızı fazlasıyla karşılayacak bir üründür. Kasko fiyatları ile ilgili bir araştırma yapmak, kasko sorgulama ve kasko teklifi al hizmetinden yararlanmak artık dakikalar içinde gerçekleştirilebiliyor. Kasko hesaplama ve karşılaştırma işleminden sonra kasko satın al seçeneği ile en uygun ve en kapsamlı kasko ürününe de kolaylıkla sahip olunabiliyor.

Hibrit araba nedir? Avantajları nelerdir?

Hibrit araçlar son yıllarda yükselen popülariteleri ile merak uyandırıyor. Hibrit araba hakkında en çok merak edilenlerden biri de elbette kulağa biraz garip gelen ismi oluyor. Hibrit kelime anlamı olarak “melez” kelimesine karşılık geliyor.

Hibrit Araba Nedir?

Otomotiv sektöründe git gide daha çok yaygınlaşan hibrit araçlar, iki farklı güç kaynağı kullandığı için melez araç olarak kategorize ediliyor. Hem elektrik hem de benzinle çalışabilen son teknoloji ürünü hibrit arabalar, kendi kendilerini şarj ederek kullanıcıları memnun ediyor. İlk olarak 1902 yılında Ferdinand Porsche tarafından bir araçta kullanılan hibrit motor, günümüzde pek çok markanın otomobil modellerinde görülebiliyor.

Çevreye dost özellikleri ile dikkat çeken ve çevreciler tarafından da desteklenen yeni nesil otomobiller; sessiz özellikleri, konforlu sürüş deneyimi, düşük yakıt harcaması ile beğeni kazanıyor. Plug in Hybrid adı verilen modeller ise yüksek kapasitedeki hibrit aküsü kullanarak araçları yola hazırlıyor. Elektrik motoru ile daha uzun mesafeler kat edebilen Plug in Hybrid araçlar, elektrik şebekelerinden de kolaylıkla şarj edilebiliyor. Bu eklenti araç maliyetini yükselttiğinden ötürü, Plug in modeller henüz markalarca Türkiye pazarına girmiyor ancak hibrit modeller sık sık görülüyor.

Hibrit Araçlar Neden Tercih Ediliyor?

Hibrit araçlar özellikle yoğun trafik bulunan bölgelerde elektrikli motor kullanımı ile yakıt tasarrufuna yardımcı oluyor. Sadece elektrikli olan araçlar uzun şarj süresi ve alınabilecek mesafenin kısalığı ile kullanıcılar için zaman zaman dezavantaj oluştururken hem benzinli hem de elektrikli çalışabilen hibrit modeller, kullanıcıların konforunu garantiliyor. Sadece elektrikli olan araçlara göre daha uygun fiyatlı olan tasarımlar, elektrikli arabaların aksine şarj edilme şartı bulundurmuyor. Araç kendi motorundan enerji üreterek şarj oluyor.

Benzinli arabaların kalkış ve bekleme anlarında yaktığı fazla yakıta çare olan otomobiller, diğer yakıt çeşitleri ile kıyaslandığında maliyeti ciddi oranda düşürüyor. Üstelik benzinli araçlar büyük motorlara ihtiyaç duyarken, hibrit tasarımlar daha küçük motorla da yüksek performans verebiliyor. Bu sayede araçlar hafiflerken, performans ve tasarruf da garanti altına alınıyor. Hibrit arabanın avantajları arasında gürültüsüz çalışma da sayılabiliyor.

Hibrit Arabanın Faydaları Saymakla Bitmiyor

İşte hibrit araçların en önemli avantajları:

Yüksek performans ve düşük maliyet,
Gürültüsüz çalışma,
Kendini şarj edebilen sistem sayesinde elektrikli araçlara göre zamandan tasarruf,
Durma ve kalkma esnasında çok yakan benzinli motorlara göre elektrik sistemi ile sağlanan ekonomi,
Daha küçük motor, daha düşük araç ağırlığı,
Sade tasarım, priz gibi eklentiler taşımayan modern araç modelleri,
Düşük gaz salınımı ve çevreye dost tasarım.
Hibrit Arabaların Vergi Sistemi

Hibrit arabalar için ülkemizde ÖTV vergisinde indirim yapılıyor. Çoğu Avrupa ülkesinde çevreye dost sistemleri nedeniyle hibrit araçlarda vergi indirimine veya muafiyetine gidiyor. Türkiye’nin de yakın zamanda konuya dair daha büyük adımlar atması beklenirken halihazırda indirimler yalnızca ÖTV ile sınırlı tutuluyor. %15-20’ye ulaşan ÖTV fiyat farkı hibrit araç satışlarının da artmasına neden oluyor. Geçen yıla kıyasla 4 kat artan hibrit araç satışının yanı sıra tüketicinin hibrit otomotiv eğilimi de 2014 yılında yüzde 26’yken, 2015’te yüzde 63’e, 2016’da ise yüzde 70’e ulaşıyor. Hibrit araçların hepsi için verginin yüksek olduğu yanılgı olarak not ediliyor. İçten yanmalı motorun hacmine ve daha birçok kritere göre araç için ödenecek MTV vergisi belirleniyor. Çevre dostu özellikleri ile geleceği umutla bakmamıza yardımcı olan hibrit araçlara olan meyil, daha az maliyetle yolculuk edilebileceğinin de müjdesini veriyor.

Yeni Teknoloji Araçlara, Yeni Nesil Sigorta

Yeni nesil araçlar için yeni nesil sigortacılık ile güvence sağlanıyor. Hibrit araçların kasko ve trafik sigortası işlemleri için de Unico Sigorta’nın yenilikçi ve dijital sisteminden yardım alabilirsiniz. Zamandan tasarruf sağlayan online hizmetler sayesinde kısa sürede işlemlerinizi tamamlayarak, kasko ve sigorta hizmetlerini dijital kanallar üzerinden alabilirsiniz. En uygun teklifleri dakikalar içinde çevrimiçi alabilir, hızlı teklif, kampanya yönetimi sistemi ve gelişmiş hasar hizmetleri ile günlük işlerinizi kolayca gerçekleştirebilirsiniz.

Aracın kayıtlı olduğu il trafik sigortası primini etkiler mi?

Her araç zorunlu olarak trafik sigortası yaptırmalıdır. Trafik sigortası olmayan bir araç trafiğe çıkamaz ve bu durumun tespit edilmesi durumunda araç sahibine para cezası verilir.

Ayrıca araç trafikten men edilerek çekici yardımı ile otoparka çekilir. Çekici ve otopark maliyetlerini de araç sahibi ödemek zorundadır. Zorunlu trafik sigortası primi araçtan araca ve araç sahibinin geçmişine, kaza yapıp yapmadığına, hasarsızlık indiriminden faydalanıp faydalanamayacağına göre değişir. Trafik sigortası bedelini etkileyen faktörlerden biri de aracın kaydının hangi ilde olduğu ile ilgilidir.

Araçların Kayıtlı Olduğu İl Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesini Etkiliyor

Trafiği yoğun olan, risk sıralamasında üstlerde bulunan illerde trafik sigortası primleri daha yüksektir. Kaza tespit tutanaklarının sisteme kaydedilmesi, tek merkezde toplanmaya başlaması ile bilimsel istatistiki veriler elde edilmeye başlanmıştır. Bu verilerle oluşturulmuş kaza yoğunluk haritası yardımıyla riskli bölgeler kolaylıkla tespit edilebilir. Harita sürekli güncellenir ve ilgili kurum ve sektörlere önemli bilgiler aktarır. Trafik sigortası yaptırılırken de aracın kayıtlı olduğu ilin kaza yoğunluğu haritasındaki durumuna göre risk faktörü belirlenir ve risk faktörü düşükse poliçede indirim yapılır.

2017 yılının ilk dokuz ayını içeren istatistiklere göre araç sayısı 22 milyonun üzerine ulaşmış durumda görünüyor. Saatte 46 aracın kaza yaptığı, her gün 10 kişinin hayatını kaybettiği kazalarda en riskli şehirlerin başında İstanbul, Ankara ve İzmir geliyor. Hakkari, Tunceli ve Bayburt en az kaza yapılan iller arasında yer alıyor. Bu durumda son sıralarda yer alan bu illere kayıtlı araçların zorunlu trafik sigortaları daha düşük ücretlerle yapılıyor.

2016 Yılında Maddi Hasarlı Kaza Sayısı 997 bin 363

Haziran 2017 tarihinde bir önceki yılın istatistiklerini açıklayan Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2016 yılında toplam 1 milyon 182 bin 491 kaza meydana gelmiştir. Bu kazalar içinde maddi hasarlı kaza sayısı 997 bin 363 olarak belirtiliyor. %89.6’sının sürücü hatasından meydana geldiği sonucuna ulaşan bu istatistiki verilere göre Türkiye’nin en büyük üç ili kaza sayısı sıralamasında ilk üçteki yerini sürekli koruyor. En çok trafik kazası olan şehir İstanbul, trafik kazası sebebiyle oluşan can kaybına göre 21. sırada yer alıyor. Ancak trafik kazasında yaralanma sıralamasında İstanbul 23 bin 10 trafik kazası ile yine birinci sıraya yükseliyor. Trafik kazası sebebi ile en az ölümün yaşandığı şehir Bartın iken en az trafik kazası yaşanan Tunceli’de ise maddi hasarlı kaza sayısı 120 olarak belirtiliyor.

Zorunlu Trafik Sigortası Fiyatları

Yeni araç sahiplerinin araç satışını üzerlerine alır almaz yaptıkları ilk işlerden biri trafik sigortası poliçesi satın almak oluyor. İnternet üzerinden kolaylıkla yapılan trafik sigortası sorgulama işleminde aracın kayıtlı olduğu şehir bu sigorta ürününün fiyatını direkt olarak etkiliyor. Son yıllarda hayli yükselen trafik sigortası primi karşısında araç sahipleri her detaya daha fazla dikkat ediyor. Sürücüler risk oranını öğrenerek trafik sigortası fiyatları hakkında daha doğru tahminlerde bulunuyor.

Poliçeler sigorta şirketlerine, aracın ve sahibinin özelliklerine, kayıtlı olunan şehre göre değişiklikler gösteriyor. Bu sebeple poliçe satın almadan önce mutlaka ayrıntılı bir araştırma ve trafik sigortası teklif alma işlemi yapılması tavsiye ediliyor. İnternet üzerinden veya bizzat uzman sigortacılar tarafından trafik sigortası hesaplama işlemi yapılabiliyor. Trafik sigortası ödeme seçenekleri de değişkenlik gösteriyor.

Yeni araba alacaklar ve poliçesini yenileyecek olanlar için hayli merak konusu olan trafik sigortası fiyatları 2018 yılında yeniden düzenleniyor. Her araç sahibi her yıl bu poliçeyi yenilemek zorunda olduğu için yeni düzenlemeler her zaman merakla bekleniyor.

Yeni araç sahibi olacak sürücüleri bekleyen masraflar

Yeni araç satın aldığınızda aracınızın masraflarını önceden belirlemek bütçenizin dengelenmesi açısından büyük önem taşır. Otomobiliniz için gereken masrafları bilmek ve önceden tespitini yapmak ve ona göre bütçe ayırmak harcamalarınızı kolaylaştırır. Aracınızın aylık ya da yıllık masraflarının bazıları sabit giderlerdir. Örneğin; araç muayenesi, kasko, trafik sigortası aracınız için mutlaka yapılması gereken ödemelerin başında yer alır. Aracınızın yıllık ya da aylık masraflarını önceden hesapladığınızda harcamalarınızın kontrolünü sağlamak daha da kolaylaşır.

Otomobilinizi Kredi Harcamaları

Aracınızı kredi çekerek aldıysanız otomobil giderleri listesinin başına kredi ödemenizi yerleştirebilirsiniz. Kredi ödemesi her ay düzenli yapılması gereken özel bir giderdir.

Otopark Ücreti

Aracınız için özel bir otopark kiralayarak güvenliğini sağlıyorsanız gider listene aylık otopark ücretini de eklemelisiniz.

Bakım ve Temizlik Masrafları

Aracınızın düzenli olarak bakımının yapılması güvenli bir sürüş için en önemli noktalardan biridir. Trafiğe çıkılmadan önce aracınızın cam temizliğinin yapılması, cam suyunun kontrol edilmesi sürücünün görüşünü etkiler. Aynalardaki tozun ve plakadaki tozun silinmesi günlük olarak aracın bakımının yapılması gerekir. Aracınızın kış ve yaz bakımlarını da düzenli olarak yapmalısınız. Mevsime uygun kış lastikleri ya da yaz lastiklerini değiştirmeli, günlük olarak lastik kontrolü yapmayı unutmamalısınız. Araç bakımı hem aracınızın ömrünün uzamasına hem de sizin daha güvenli ve konforlu yolculuklar yapmanıza imkân verir.

Akaryakıt Masrafı

Otomobilinizin kilometre başına yaktığı akaryakıtı hesaplayarak günlük rutin giderini hesaplamak aylık akaryakıt masrafınızı belirler. Şehir içinde yapılan aylık akaryakıt harcamalarına şehir dışına olası seyahatleri de ekleyerek göz kararı olarak yıllık akaryakıt giderinizi hesaplayabilirsiniz. Akaryakıt masrafı için yapılan harcamaların kontrolünü önceden ayarlamak bütçenizi rahatlatır.

Araç Muayenesi

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 34. Maddesi’ne göre motorlu ve motorsuz taşıtların trafiğe çıkmak için yeterli teknik donanıma sahip olup olmadığının tespiti için yapılan araç muayenesi zorunlu bir işlemdir. Araç muayene işlemleri TÜVTÜRK istasyonları tarafından randevu alınarak yaptırılır. Egzoz gazı ölçümünün yapıldığı araç muayenesinde aracınızın iç ekipmanları da kontrol edilir. Otomobilinizde; ilk yardım çantası, yangın söndürme cihazı, üçgen reflektör ve stepne bulundurmanız araç muayenesinde önemli unsurlardır. Araç muayenesinde önemli bir diğer nokta da aracınızda zorunlu trafik sigortası poliçesinin de bulunma zorunluluğudur.

Motorlu Taşıt Vergisi

Otomobil sahipleri her yıl zorunlu olarak MTV ( Motorlu taşıt Vergisi) öder. Her yıl 1 Ocak ve 31 Ocak tarihleri ile 1 Temmuz- 31 Temmuz tarihleri arasında iki eşit taksit şeklinde ödenen MTV tüm araç sahipleri için geçerlidir. MTV ödeme miktarı otomobilinizin özelliklerine göre her yıl farklı tarifeler şeklinde hesaplanır. MTV hesaplama aracın silindir hacmi ve üretim yılına göre fiyat farklılığı gösterir. Önceden MTV ödemenizi hesaplamak bütçenizin kontrolü açısından önemlidir.

Zorunlu Trafik Sigortası

Tüm otomobil kullanıcıları tarafından zorunlu hale getirilen trafik sigortası, trafik kazalarında kusurlu sürücünün diğer aracın tüm zararlarını ve diğer araçta oluşan beden hasarları için hastane masraflarının karşılanmasını içeren bir sigorta türüdür. Zorunlu trafik sigortası yaptırmayan ve kusurlu olan sürücüler böyle bir kaza durumunda tüm masrafları kendisi karşılamak zorunda kalır.

ÖTV Ödemesi

ÖTV yani Özel tüketim Vergisi, insan hayatının sürdürülebilmesi için gerekli olan temel ihtiyaçların dışında kalan ve lüks tüketime giren, çevre kirliliğine sebep olan ve insan sağlığını etkileyen ürünler için uygulanan bir vergi türüdür. ÖTV içerisine otomobiller de girmektedir. Her araba modeline ve özelliğine göre değişen ÖTV ödemesini de otomobilinizin masraf listesine ekleyebilirsiniz.

Kasko Sigortası

Aracınızın çalınması, yanması, çalınmaya teşebbüs edilmesi gibi bir duruma maruz kalması ya da kaza sonucu oluşan hasarların güvence altına alınması için yapılan bir sigorta türü olan kasko, olası tehlikelerden sizi ve aracınızı korur. Kasko primleri, aracın yılına, modeline göre hesaplanır. Kişiselleştirilebilir bir sigorta türü olan kasko ile araca ek teminatlar uygulanabildiği gibi ihtiyaç dışı teminatlar sigortadan çıkartılabilir ve kişi bütçesine uygun bir hale getirilebilir.

Yeni aracınızın masrafları arasında hayati önem taşıyan ve daha güvenli sürüş imkanı taşıyan sigorta işlemlerini Unico Sigorta aracılığıyla gerçekleştirebilirsiniz. Sigorta işlemleriniz UniKasko ile ayda 9 TL’dir ve kredi kartınızı bloke etmeden yapılır. Kasko Unico’da bir masraf değildir.

Dizel mi Benzinli Araç mı?

Yeni bir otomobil satın almayı düşünüyorsunuz, fakat “Dizel motorlu bir araç mı yoksa benzin ile çalışan bir araç mı tercih etmeliyim?” şeklinde bir kararsızlık yaşıyorsanız ve dizel ile benzinli araç özellikleri hakkında yeni şeyler öğrenmek istiyorum diyorsanız yazımıza göz atabilirsiniz.

Motor Teknolojileri ve Bakım Masrafları

Dizel; yakıt ekonomisi, dayanıklılığı ve ağır iş yapısına uygunluğu nedeniyle yakıttan daha fazla tasarruf elde edebilmenize yardımcı olur. Yüksek kompresyonlu çalışma stresine dayanacak şekilde üretilen dizel motorlar, hem üretim teknolojileri hem de ekstra donanımları nedeniyle benzinli motorlara kıyasla daha ayrıntılı bir yapıya sahiptir. Üretici firmalar, aracın performansını ve hava emisyonlarını artırmak için turbo şarj ünitesi, ekstra katmanlı filtreler ve komplike egzoz sistemleri gibi donanımları araç üzerine eklemek zorunda kalırlar. Bu nedenle dizel araçlar benzinli araçlara kıyasla daha yüksek bir fiyatla satışa sunulur.

Yakıt Verimliliği, Konfor ve Emisyon Değerleri

Dizel yakıt, günümüz araçlarında kullanılan en verimli ve en yoğun yakıtlardan biridir. Dizel, benzinden daha fazla enerji içerdiğinden dolayı yakıt ekonomisine de daha çok katkıda bulunur. Benzinli araçların yakıt verimliliği %20-25 aralığında seyrederken dizel araçlarda bu oran %40’lara kadar çıkabilmektedir. Bu nedenle dizel taşıtlar aynı yakıt miktarı ile daha fazla yol kat edebilirler.

Yüksek kompresyon ile çalışan dizel araçlar, kullanıma bağlı olarak ortaya çıkan yakıt tüketim değerlerini de en aza indirir. Benzinli araçlarda ise motor devri yükseldikçe ve performanslı kullanım arttıkça yakıt tüketiminde ciddi artışlar gözlemlenebilir. Motorin fiyatlarının benzin fiyatlarından daha düşük olması da yakıt verimliliği anlamında dizel araç modellerinin elini güçlendirmektedir. Buna rağmen son dönemde popülaritesi hızla artan turbo destekli ve üç silindirli benzinli otomobillerin, hem yakıt verimliliği hem de performans açısından dizel taşıtlara yaklaştığı da göz ardı edilmemelidir.

2000’li yıllardan önce dizel araçlar, vasat emisyon değerleri nedeniyle oldukça kötü bir üne sahipti. Kötü koku ve kurum birikimi de eski nesil dizel araçların olumsuz yönleri arasında bulunmaktaydı. Gelişen motor teknolojilerinin ve inovatif hamlelerin ardından günümüzde üretilen dizel motorlar, benzinli motorlar gibi başarılı emisyon değerlerine, konforlu ve sessiz çalışma düzenine sahip olabilmektedir.

Performans

Yakıt alma şekli ve kompresyon özellikleri sayesinde bir dizel motor, benzinli bir motora kıyasla daha yüksek tork gücü sağlar. Yüksek tork üreten dizel motorlar alt devirlerden itibaren stabil ve dengeli bir çekiş gücü sunar. Bu nedenle dizel araçların hem ara hızlanması hem de ilk hızlanması gözle görülür şekilde seridir. Benzinli araç modelleri, genel olarak alt devirlerde dizel motorlara kıyasla daha kısıtlı hızlanma kabiliyetine sahipken üst limitlerde de dizel taşıtlara göre daha etkili bir performans göstermektedir. Günümüz teknolojileri ile üretilen yeni nesil dizel motorlar ve turbo destekli benzinli motorlar ise performans anlamında birbiriyle yarışır düzeydedir.

Hangisi Daha İyi: Benzinli mi Yoksa Dizel mi?

Her ikisinin de güçlü ve zayıf yönleri vardır, bu nedenle karar vermeden önce her iki seçeneği de dikkatli bir şekilde tartmanızda fayda bulunmaktadır.

Aracınızı daha çok kısa mesafeli yolculuklar yapmak, alışveriş merkezine gitmek veya çocuklarınızı okula götürmek gibi işler için kullanıyorsanız benzinli bir araç tercih etmeniz sizin için daha faydalı olacaktır. Dizel araçların tam verimlilik ile çalışabilmesi için aracın en az 3-4 km kullanılması ve motorun optimum sıcaklığa ulaşması gerekir. Bu sebeple ülkemizde özellikle 10-15 bin kilometre aralığında ve altında kullanımlar için benzinli araçların daha makul sonuçlar verdiği görülmektedir. Sık sık uzun mesafeli yolculuklara çıkıyorsanız ve yıllık 15.000 km ve üzerinde araç kullanıyorsanız dizel bir araç seçmek sizin için daha avantajlı olacaktır.

Rutin araç bakım masrafları ve ek giderler de araç seçiminde belirleyici olabilmektedir. Dizel araç bakımı hem daha zahmetli hem de daha kısa aralıklı iken benzinli araç bakımı, daha pratik ve uzun aralıklıdır. Ayrıca bakım giderleri ve değişmesi gereken parça sayısı, dizel araçlarda benzinli araçlara kıyasla daha fazla olabilmektedir.

Yıllık yakıt ücreti farkı, kullanım stiliniz, motor bakım masrafları ve mevcut araç değeri gibi detayları iyi analiz ettikten sonra kesin bir sonuca varabilirsiniz. Kullanım tarzınıza uygun olan bir araç seçerek yıllık araç giderlerini en aza indirebilirsiniz. Zorunlu trafik sigortası, araç kaskosu ve MTV ücretlerini de toplam giderler içerisine dahil ederek Unico Sigorta ayrıcalıkları ile daha kapsamlı bir fiyat analizi gerçekleştirebilirsiniz. “Unico Sigorta” ana sayfası üzerinden fiyat teklifi alarak sabit araç giderlerini en aza indirebilirsiniz.

2018’de araç sürücülerini bekleyen Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) ne kadar olacak?

Yıl içerisinde Ocak ve Temmuz aylarında tahsil edilen Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV), karayollarında seyreden tüm araçların ödemekle yükümlü olduğu en önemli giderler arasında yer alır. Araçların yaşı, türü ve motor özellikleri gibi hususlar MTV oranının ayarlanmasında büyük önem arz eder. Yeni düzenlemelerin ardından 2018 motorlu taşıtlar vergisi ne kadar olacak? Fiyat artış oranı nasıl belirlenecek? Araç sahipleri yeni fiyatlandırmadan nasıl etkilenecek? gibi aklınıza takılan tüm soruları yazımızda bulabilirsiniz.

MTV Oranları ve Fiyat Aralığı Nasıl Belirlenir?

Araç sahiplerinin en çok merak ettiği konulardan biri olan 2018 MTV ücretleri, yeni düzenlemeler ile kesinliğe kavuştu. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu tasarısı ile netleşen vergi ücretleri, 1300 cc motor hacminin altında yer alan tüm araçlarda %15, 1300 cc motor hacminin üzerindeki araç modellerinde de %25 olarak yükseltilecek. Yeni oranlara göre en düşük sıfır kilometre aracın 2018 yılı MTV ücreti 743 TL olacak.

Mevcut MTV ücretlerinin yaklaşık olarak dörtte bir oranında artış gösterecek olması, hem yeni araç almayı düşünenleri hem de ikinci el araca sahibi olan veya ikinci el bir araç almak isteyen kullanıcıları yakından ilgilendirecek. Mtv hesaplama işlemleri ise 2018 yılında da önceki yıllarda olduğu gibi gerçekleştirilecek.

Araçların yaşı ve motor hacmi, mtv 2018 fiyatlarını belirleyen en önemli hususlar arasında bulunmaktadır. Araç yaş sınıflandırması; 1-3 senelik, 4-6 senelik, 7-11 senelik, 12-15 senelik ve 16 üzeri yıl almış araçlar şeklinde gruplandırılır. Vergi yaş sınıflandırmasının yanı sıra araçların motor hacmi de MTV fiyatını değiştiren unsurlar içinde yer alır.

1300 cm3 ve altına, 1301 ile 1600 cm3, 1601 ile 1800 cm3, 1801 ile 2000 cm3, 2001 ile 2500 cm3, 2501 ile 3000 cm3, 3001 ile 3500 cm3, 3501 ile 4000 cm3, 4001 ve üzeri motor silindir hacmine sahip olan tüm binek araçların vergi ücretleri birbirinden farklıdır. Genel anlamda ise SUV, arazi taşıtları ve diğer binek araçların motor hacmi yükseldikçe MTV fiyatları üzerinde de lineer bir artış görülür.

Yeni MTV Oranı ve Fiyatları Ne Kadar Olacak?

2018 motorlu taşıt vergisi fiyatlarındaki artış sonucunda araç sahiplerinin yıllık ödemek zorunda oldukları vergi ücreti yukarı yönde artış gösterecek. Yeni MTV fiyatları 1301 ile 1600 cm3 motor hacmindeki binek araçlarda 1294 TL (1-3 yaş aralığındaki), 970 TL (4-6 yaş aralığındaki), 563 TL (7-11 yaş aralığındaki), 398 TL (12-15 yaş aralığındaki) ve 16 yaş üzeri araçlarda da 153 TL olacak şekilde artırılacak. Aracınızın yaşı ve motor silindir hacmine göre fiyatlandırılan MTV ücretleri, yeni yılda da araç özelliklerine bağlı olarak farklılaşacak.

Motor hacmi 2000 cc ve üzerinde olan yeni araçlarda MTV fiyatları astronomik seviyelere yükselebilecek. Örneğin 3000 cc motor hacmi bulunan 2015 model bir binek otomobilin ya da arazi aracının 2017 MTV ücreti senelik 6019 TL iken 2018 yılında bu ücret 7524 TL olacak. Vergi avantajı ve yakıt tasarrufu nedeniyle en çok tercih edilen 1301-1600 cc aralığındaki araçların 2018 yılı minimum MTV tutarı 153 TL, en yüksek MTV tutarı da 1294 TL olarak güncellenecek.

Yeni MTV Fiyatları Araçların Sabit Giderlerini Artıracak

Her sene araç sahipleri tarafından ödenmesi gereken zorunlu trafik sigortası ve MTV ücretleri, yıllık olarak artış göstermektedir. Artan sabit masraflar, araç sahiplerini ve yeni araç almayı düşünen kullanıcıları son dönemde daha küçük motor hacimli araçlara yöneltmektedir. İhtiyaçlarınızı tek bir yerden ve en uygun fiyatlarla karşılayabilen bir sigorta şirketini tercih etmek seçmek ise bütçenizi sarsmadan ve artan vergi fiyatlarından fazla etkilenmeden ödeme ihtiyaçlarınızı karşılayabilmenizi sağlamaktadır.

Zorunlu araç sigortası teklifi ve mtv teklifi al seçeneği sayesinde aracınız için en uygun fiyat teklifine Unico Sigorta ayrıcalıkları ile ulaşabilirsiniz. Aracınızın vergi ve sigorta masraflarını online olarak ödeyebilirsiniz. Ayrıca kapsamlı kasko sigortası ve Unikasko avantajları ile aracınızı kolaylıkla tam koruma altına alabilirsiniz.

Social Share Buttons and Icons powered by Ultimatelysocial